Tarihimizin dönüm noktalarından biri olan 30 Ağustos Zaferi, milletimizin azim, cesaret ve kararlılıkla yazdığı destanların en büyüğüdür. 26 Ağustos'ta başlayan ve 30 Ağustos 1922'de Dumlupınar'da kazanılan bu şanlı zafer, Türk milletinin bağımsızlık ve hürriyetinden asla vazgeçmeyeceğinin en güçlü ispatıdır.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün önderliğinde verilen bu mücadele, sadece askeri bir zafer değil; aynı zamanda milletimizin birlik, beraberlik ve inançla neleri başarabileceğinin tüm dünyaya ilanıdır. Bugün bizlere düşen en büyük görev, bu ruhu ve bilinci gelecek nesillere aktarmak, Cumhuriyetimizi ilelebet yaşatmaktır.
Sevgili Öğrencilerimiz,
Sizler bu ülkenin yarınları, 30 Ağustos'un emanetçilerisiniz. Tarihimizin bu şanlı sayfasını iyi öğrenmeli, bağımsızlığımızın hangi fedakârlıklarla kazanıldığını unutmamalısınız. Vatan sevgisini, çalışkanlığı, dürüstlüğü ve azmi hayatınızın merkezine alarak ülkemizi daha aydınlık yarınlara taşıyacağınıza inancımız tamdır.
Kıymetli Öğretmenlerimiz,
30 Ağustos Zaferi'ni anlamak ve anlatmak, yalnızca tarih derslerinin değil, milli şuuru diri tutma görevinin de bir parçasıdır. Sizlerin, gençlerimizi milli ve manevi değerlerle yoğuran, bilgiyle donatan gayretiniz, bu milletin geleceğini inşa eden en güçlü temeldir.
Değerli Velilerimiz,
Çocuklarımızın tarihini bilen, değerlerine sahip çıkan bireyler olarak yetişmesinde sizlerin desteği büyük önem taşımaktadır. Ailelerimizle birlikte oluşturduğumuz bu güçlü bağ, yarınlarımızın daha sağlam ve güvenli olmasını sağlayacaktır.
Bu anlamlı günde, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere, vatan uğruna canlarını feda eden tüm şehitlerimizi rahmetle, kahraman gazilerimizi minnetle anıyorum. 30 Ağustos Zafer Bayramı'nı, bağımsızlığımızın 103. yılında, gurur ve coşkuyla kutluyor; milletimizin birlik ve beraberlik içinde nice zaferlere ulaşmasını diliyorum.
